9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Sonuç Yayınları Ders Kitabı Cevapları Sayfa 75

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı ders kitabı cevapları her sınıf ve düzeyden öğrencilerin ödevlerine yardımcı olması için paylaşıyoruz. 2019 2020 Eğitim öğretim yılı için okullarda okutulan 9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı ders kitabı etkinlik cevapları için bu sayfayı baştan sona inceleyebilirsiniz. Daha iyi anlamanız için her bir etkinliği ayrı ayrı çözümledik. Eklenmesini ve düzeltilmesini istediğin yerler olursa yorum kısmından yazmayı unutmayın.

Sayfanın Cevapları:

9. Sınıf Sonuç Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Kaldırımlar Cevapları

9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sonuç Yayınları 3. Ünite Şiir  Sayfa 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75 Kaldırımlar Metni Etkinlik Soruları ve Cevapları

DERSE HAZIRLIK

1. Korku, endişe, pişmanlık, sitem, sevinç, üzüntü, karamsarlık vb. duyguların yoğun olarak işlendiği eserlerin okuyucu üzerinde nasıl bir etki bıraktığını tartışınız.

  • CevapBu tür duygular insanı olumsuzluğa, mutsuz anlara sürükler. Çoğu zaman hastalıklı bir yapıya kavuşmasına neden olur. 

2. Cahit Zarifoğlu’nun “Bir şehir kadar kalabalıktır bazılarının yalnızlığı.” sözünden ne anladığınızı arkadaşlarınızla paylaşınız.

  • CevapYalnızlık teması vurgulanmıştır. Zıt anlamlı kelimeler kullanarak yalnızlığın ne kadar şiddetli olduğu vurgulanmıştır.

3. Aşağıda verilen şiirleri inceleyerek bu şiirlerin ortak yönünü bulunuz.

  • Cevap4 şiirde ortak olarak bulunan yapılar: Nazım birimleri, İmgeleri, Kafiyeleri, Söz Sanatları ,şiirsel ifadeler…

9. Sınıf Sonuç Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 70 Cevabı

1. Okuduğunuz şiirde şair nasıl bir ruh hâli içindedir? Şiirde çizilen atmosfer, şairin ruh hâlini nasıl etkilemiştir?

  • CevapŞiirde şair yalnızlığını dile getirmiştir.Karanlık ve sokakta kalan birinin yalnızlığını ve kaldırımlara sığınışını anlatmıştır.

2. İnsana ait özelliklerin insan dışındaki varlıklara verilmesine teşhis, bu varlıkların konuşturulmasına da intak denir. Okuduğunuz şiirden teşhis sanatına örnekler veriniz.

  • Cevap:  Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum: Hayallerin insan gibi beklemesi 
  • Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.:Kollamak yani gözetlemek insana ait özelliktir.
  • Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.: Kaldırımların serseri olması
  • Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!:

3. Şairin kaldırımlarla kendisini özdeşleştirdiği bölümleri bulunuz. Şairin neden kendini böyle hissetmiş olabileceğini tartışınız.

Cevap

Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.

Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;

Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.

Kaldırımlar, duyulur ses kesilince sesi;

Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

Kaldırımlar da gece olunca yalnızlığa, sessizliğe bürünür. Şair burada yalnızlığını kaldırımlarla özdeşleştirmiştir.

4. Bir şiirde aliterasyon ve asonans gibi unsurların kullanılması şiire nasıl bir katkı sağlar? Açıklayınız.

  • CevapAliterasyon ve asonanslar şiirin ahenk unsurlarıdır. Şiirde anlam kadar şiirin ahenk unsurları da önemlidir. Bu nedenle aliterasyon ve asonans şiiri müzikalitesi açısından çok önemlidir.

1. ETKİNLİK 

“İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.” Bu dizede fenerler akma yönüyle “sel”e benzetilmiştir. Aralarında türlü yönlerden benzerlik ilgisi bulunan iki şeyden zayıf olanı, nitelikçe daha üstün olana (güçlü olana) benzetmeye teşbih denir. Teşbihte kelimeler gerçek anlamda da kullanılabilir.Bir benzetmede dört öge bulunur. Başka bir şeye benzetilen varlığa benzeyen, nitelikçe daha güçlü olan varlığa kendisine benzetilen, benzetmenin hangi yönden yapıldığını anlatan ifadeye benzetme yönü denir. Benzetmede benzerlik, eşitlik, karşılaştırma gibi ilişkiler kuran “gibi, sanki, kadar, tıpkı vb.” kelimelere benzetme edatı denir. Siz de aşağıda verilen dizelerdeki teşbih sanatını gösteriniz.

a. Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.

  • CevapEvleri gözüne mil çekilmiş âmâya benzetmiştir.

b. Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları! Islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim;

  • CevapKaranlıkları ıslak olan yorganlara benzetmiştir.

c. Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.

  • CevapYolda gördüğü kemerleri zafer takısına benzetmiştir.

9. Sınıf Sonuç Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 71 Cevabı

2. ETKİNLİK 

Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;
Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.
Kaldırımlar, duyulur, ses kesilince sesi;
Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

a. Bu şiirde “kaldırımlar” kelimesi tekrar edilerek bir ahenk sağlanmıştır. Şiirde sıkça tekrar eden
diğer kelimeleri de siz bulunuz.

  • CevapBen gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin; tekrarlar var. Yürüyorum kelimesi sürekli tekrarlanmış.

b. Bir dizenin olduğu gibi tekrarlanmasına nakarat denir. Siz de bildiğiniz bir şiirin nakarat bölümlerini söyleyerek nakaratın, şiirin ahengine nasıl bir katkı sağladığını belirtiniz.

  • CevapGüvenemem servetime malıma

    Ümidim yok bugün ile yarına

    Toprak beni de basacak bağrına

    Adaletin Bu Mu Dünya 

    Ne Yar Verdin Ne Mal Dünya 

    Kötülerinsin Sen Dünya 

    İyileri Öldüren Dünya

    Ne insanlar gelip geçti kapından

    Memnun gelip giden var mı yolundan

    Kimi fakir kim ayrılmış yarinden

    Adaletin bu mu dünya 

    Ne yar verdin ne mal dünya 

    Kötülerinsin sen dünya 

    İyileri öldüren dünya

    Kimi mecnun gibi dağda dolaşır

    Kimisi de ölüm yok gibi çalışır

    Kimi meteliksiz kimi milyona karışır

    Adaletin Bu Mu Dünya 

    Ne Yar Verdin Ne Mal Dünya 

    Kötülerinsin Sen Dünya 

    İyileri Öldüren Dünya

    Şiirin, nakarat bölümlerinde ifade olunan duygu ve düşünce etrafında gelişmesini sağlar.

3. ETKİNLİK 

Sokaktayım, kimsesiz bir sokak ortasında;
Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.
Yolumun karanlığa saplanan noktasında,
Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.
Yukarıdaki şiirin son kelimeleri “ortasında, noktasında; yürüyorum, görüyorum” arasında ses benzerlikleri
vardır. Dize sonlarında bulunan aynı görevdeki ek ve kelime tekrarlarına redif denir. “Ortasında,
noktasında; yürüyorum, görüyorum” kelimelerindeki altı çizili ekler redifi oluşturmaktadır. Yine dize
sonlarında bulunan, rediften önce gelen, görevleri farklı olan ses veya ek benzerliklerine kafiye denir.
“Ortasında, noktasında; yürüyorum, görüyorum” kelimelerindeki altı çizili sesler kafiyeyi oluşturmaktadır.
Bir ünsüzün benzeşmesiyle oluşan kafiyeye yarım, iki sesin benzerliğiyle oluşana tam, en az üç
sesin benzerliğiyle oluşana da zengin kafiye denir. Ayrıca aynı seslerden oluşan fakat farklı anlamları
karşılayan kelimelerle yapılan kafiyeye cinaslı kafiye denir.
Siz de aşağıdaki dörtlüğün redif ve kafiyelerini gösteriniz.
Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;
İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.
Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;
Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.

Cevap:

Ben gideyim, yol gitsin, ben gideyim, yol gitsin;                     git-sin

İki yanımdan aksın, bir sel gibi fenerler.                                 fener-ler

Tak, tak, ayak sesimi aç köpekler işitsin;                               işit-sin

Yolumun zafer tâkı, gölgeden taş kemerler.                      kemer-ler

Yukarıdaki dörtlükte 1.ve 3.dizelerdeki –sin ekleriyle 2.ve 4.dizelerdeki –ler eki redif olarak kullanılmıştır. Yine 1. ve 3. dizedeki –it sesleri tam kafiye 2. ve 4. dizedeki –er sesleri tam kafiye olarak kullanılmıştır.

4. ETKİNLİK 

İçimde damla damla bir korku birikiyor;
Sanıyorum, her sokak başını kesmiş devler…
Üstüme camlarını, hep simsiyah, dikiyor;
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.
Bu şiirde 1. dize ile 3. dize; 2. dize ile de 4. dize kafiyelidir. Bu kafiye türüne çapraz kafiye denir
ve kafiye örgüsü “abab, cdcd, efef…” şeklinde gösterilir. Kafiye örgüsü “aaaa/aaab” şeklinde ise düz,
“abba” şeklinde ise sarma kafiye denir. “aba, bcb, cdc” şeklindeki kafiye örgüsüne örüşük kafiye,
“aaxa” kafiye örgüsüne de mâni tipi kafiye denir.

Siz de “Kaldırımlar” adlı şiirin diğer bölümlerindeki kafiye ve redifleri bularak kafiye örgüsünü gösteriniz.

  • CevapKaldırımlar şiiri çapraz uyak olarak kafiyelenmiştir.

    -a                           -c                            -e

    -b                           -d                           -f

    -a                           -c                            -e

    -b                           -d                           -f

9. Sınıf Sonuç Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 72 Cevabı

5. ETKİNLİK 

İsmail Habib Sevük’ün Nâzım Hikmet ile Necip Fazıl Kısakürek’in şiir anlayışlarını karşılaştırdığı
eleştiri aşağıda verilmiştir. Eleştiriden yola çıkarak Nâzım Hikmet’in aşağıda verilen şiiri ile
“ Kaldırımlar ” şiirini karşılaştırınız.
Nâzım Hikmet’in sanatını tersine çeviriniz ve o ters sanatının bütün güzelliğini tebellür ettiriniz (billurlaştırınız);
bundan Necip Fazıl’ın sanatı çıkar: O, haykırıyordu; bu, inler. O, dışa bakıyordu; bu, içine
gömülür. Onun muhayyilesi (hayal etme gücü) Çin ü Maçini, Hind ü Sindi dolaşmaktadır; bunun kâinatı
kendi kalbinin ışıklarından ibaret. O, kulağını dünya işlerine çevirmişti; bu, kulağını sadece kendi ruhunun
sesine tutuyor, bundan başka türlü seda bekleyemeyiz. (Tanzimat’tan Beri)

  • CevapNazım Hikmet’in şiirinde toplumsallık varken Necip Fazıl’ın şiirinde bireysellik vardır. Nazım Hikmet’te olumsuzluklarla mücadele etme yolu olarak yardımlaşmayı, birlik olmayı ifade ederken Necip Fazıl, olumsuzlukları kendi içinde yaşamaktadır.

6. ETKİNLİK 

9. Sınıf Sonuç Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 73 Cevabı

Aşağıda, dünya edebiyatından bir şiir örneği verilmiştir. “Kaldırımlar” şiirini tema ve ahenk
unsurları bakımından bu şiirle karşılaştırınız.

  • Cevap

7. ETKİNLİK 

9. Sınıf Sonuç Yayınları Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 74 Cevabı

Kara gökler kül rengi bulutlarla kapanık;
Evlerin bacasını kolluyor yıldırımlar.
İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık;
Biri benim, biri de serseri kaldırımlar.
Bu dizelerde altı çizili kelime (kara, iki, serseri) ve kelime grupları (kül rengi) önlerindeki isimleri
(gökler, bulutlar, yoldaş, kaldırımlar) nitelemiştir. İsimlerin önüne gelerek onları renk, biçim, durum bakımından
niteleyen ya da sayı, işaret, belgisizlik ve soru yoluyla belirten bu tür kelimelere sıfat denir.

Siz de aşağıdaki dizelerde geçen sıfatları bularak bunların türlerini ve şiire katkısını söyleyiniz.

  • Cevapkimsesiz Niteleme sıfatı
    bir Belgisiz Sıfat
  • Sanki beni bekleyen bir hayal görüyorum.

    bir Belgisiz Sıfat

    beni bekleyen   Niteleme sıfatı

    • Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.

    içimde yaşamış   Niteleme sıfatı

    bir  Belgisiz Sıfat

    • Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta;

    bir  Belgisiz Sıfat

    yumuşak  Niteleme sıfatı

    • Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum!

    bu işaret sıfatı

    kaldırımların emzirdiği  Niteleme sıfatı

    • Aman sabah olmasın bu karanlık sokakta;

    bu işaret sıfatı

    karanlık   Niteleme sıfatı

    • İki yanımdan aksın bir sel gibi fenerler.

    iki  sayı sıfatı

    Bir  Belgisiz Sıfat

            sel gibi  Niteleme sıfatı

    • Tak, tak ayak seslerimi aç köpekler işitsin:

    aç Niteleme sıfatı

    • Alsa buz gibi taşlar alnımdan bu ateşi.

    buz gibi Niteleme sıfatı

    bu işaret sıfatı

    • Dalıp sokaklar kadar esrarlı bir uykuya,

    bir  Belgisiz Sıfat

    sokaklar kadar esrarlı  Niteleme sıfatı

    • Islak bir yorgan gibi sımsıkı bürüneyim;

    ıslak  Niteleme sıfatı

    bir  Belgisiz Sıfat

    • İçimde damla damla bir korku birikiyor;

    bir  Belgisiz Sıfat

    • Sanıyorum her sokak başını kesmiş devler…

            her   Belgisiz Sıfat

    • Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi evler.

            gözüne mil çekilmiş âmâ gibi   Niteleme sıfatı

    • Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;

    çilekeş  Niteleme sıfatı

    • Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.

     içimde yaşamış  Niteleme sıfatı

    bir  Belgisiz Sıfat

8. ETKİNLİK 

“Yürüyorum, arkama bakmadan yürüyorum.” dizesinde virgül cümleleri ayırmak için, “Kaldırımlar, çilekeş yalnızların annesi;” dizesinde de özneyi ayırmak için kullanılmıştır. Siz de şiirde virgülün bu görevlerini örnekleyen dizeler bulunuz.

  • Cevap

    Cümleleri ayırmada kullanılan örnekler:

    İn cin uykuda, yalnız iki yoldaş uyanık

    Gündüzler size kalsın, verin karanlıkları!

    Örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.

    Ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim;

    Özneleri ayırmada kullanılan örnekler:

    Kaldırımlar, içimde yaşamış bir insandır.

    Kaldırımlar, duyulur ses kesilince sesi;

    Kaldırımlar, içimde kıvrılan bir lisandır.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.